CESUR, EYT VE MÜLTECİLERİ GÜNDEME GETİRDİ

Mecliste bütçe maratonu tam gaz devam ederken, Plan ve Bütçe Komisyonunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2023 bütçe görüşmeleri yapıldı.

Bakanlık adına söz alan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin bakanlığın bütçe sunumunu gerçekleştirdi. İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur, bütçe görüşmelerinde Bakan Bilgin’e milyonları ilgilendiren birçok konuyu sordu.

Milletvekili Cesur’un konuşmasından satır başları şu şekilde;

Milletvekili Cesur, EYT düzenlemesinin Aralık ayında meclise sunulacağını, fakat bu çalışmanın şeffaf bir şekilde yürütülmediğini, STK'ların görüşü alınmadan, müzakere edilmeden hazırlandığını bu yüzden de milyonlarca EYT’linin beklentilerinin karşılanmama endişe içerisinde olduğunu söyledi.

12 YIL ÖNCE 500 DOLARA DENK GELEN ASGARİ ÜCRET BUGÜN 300 DOLARIN ALTINDA

Cesur, Bakan Bilgin’e asgari ücretin yıllar içerisinde eridiğini, 12 yıl önce 500 dolar olan asgari ücretin bugün 300 doların bile altında olduğunu, Avrupa Birliği İstatistik Ofisi verilerine göre ülkemizin gayrisafi milli hasılasının Avrupa ülkelerine göre oldukça geride kaldığını söyledi.

ÜLKEYE GİRİŞ YAPAN HER 10 SURİYE’LİYE KARŞI 6 TÜRK İŞÇİSİ İŞSİZ KALIYOR

Sözlerine kayıt dışı istihdam edilen Suriyelilerden ve bu durumun istihdama olan olumsuz etkisinden bahsederek devam eden Cesur, Dünya Bankası tarafından yayımlanan “Suriyeli Mültecilerin Türkiye İşgücü Piyasasına Etkisi” raporuna göre, ülkeye giriş yapan 10 mülteciye karşılık enformel sektörde istihdam edilen 6 Türk işçi işsiz kaldığı söyledi ve Bakan Bilgin’e kayıt dışı istihdamla mücadele edilmesi çağrısı yaptı.

KAMU TAŞERON İŞÇİLERİ’NİN NORM KADRO TALEPLERİ MUTLAKA KARŞILANMALIDIR

Milletvekili Cesur; sayıları 560 bini bulan Belediye İktisadi işletmelerinde çalışan işçilerin kadro taleplerini Bakan Bilgin’e aktardı.  Kadrolu İşçiler ile aynı işi yapmalarına ve daha fazla çalışmalarına rağmen düşük ücret alan ve birçok sosyal haktan mahrum bırakılan kamu taşeron işçilerinin kadroya alınması için Bakan Bilgin’e çağrıda bulundu.

Milletvekili Cesur’un konuşmasının tam metni;

Sayın Başkan, Sayın Bakan, Değerli Milletvekilleri, Değerli bürokratlar, Basınımızın Değerli Temsilcileri, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakan; işçimiz, memurumuz ve tüm ücretliler giderek artan vergi yükü ve enflasyon altında ezilmeye devam ediyor. Bizler ve aslında sizler, vatandaşımızı enflasyon karşısında ezdirmemek için tedbir almak zorundayız. Memuru, işçisi, çiftçisi, esnafı, tüm vatandaşlarımız dertli. İnsanlar markette, pazarda raflardaki, tezgahlardaki ürünlere yaklaşamıyorlar.

Dolardaki artışla ürünlerin fiyatları yükselirken, alım gücü de paralel olarak düşüyor, asgari ücretli de, öğretmen de işçi de geçinemiyor.

 

Aralık ayı içerinde Meclis’e EYT’liler ile ilgili düzenlemeyi sunacaksınız. Fakat sayınBakan bu yaptığınız çalışma; yıllardır bu düzenlemeyi bekleyen milyonlarca vatandaşımızı ilgilendiren bir konu. Ve siz bu süreci kamuoyu ile paylaşmadan, ilgili taraflarla müzakere etmeden, şeffaf olmayan bir şekilde yürütüyorsunuz. Bu sebeple EYT’liler beklentilerinin karşılanmayacağı yönünde endişeleri var. Finansal şartlar ve yaşam kalitesi gibi göstergelerin dikkate alınarak hazırlandığı Küresel Emeklilik Endeksi raporuna göre Türkiye, 43 ülkenin yer aldığı listede 39. Sırada. İçinde bulunduğumuz bu ekonomik krizde en düşük emekli aylıklarının da en azından asgari ücretin üstünde, insan onuruna yaraşır şekilde güncellenmesi gerekmektedir.

12 yıl önce 500 dolara denk gelen asgari ücret artık 300 doların altında. Türkiye İstatistik Kurumunun 2021 yılına ilişkin açıkladığı geçici Satınalma Gücü Paritesi (SGP) değerine göre kişi başına gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) endeks değeri, geçen yıl için 64 olarak tespit edildi. Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından açıklanan SGP'ye göre, kişi başına GSYH endeks değerinin 27 Avrupa Birliği (AB) ülkesi ortalaması 100 iken, ülkemiz AB ortalamasının yüzde 36’nın altında kaldı.

Üstelik temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorlanan vatandaşlarımız, eriyen gelirleri için gece gündüz çalışıyorlar. Hem de nasıl çalışmak!

Türkiye'de istihdamda olanların yüzde 15’i haftada 60 veya daha fazla saat çalışıyor. OECD verilerine göre ülkemiz, yüzde 15,1 ile 38 ülke içinde ilk sırada. OECD ortalaması 4,4. Haftalık ortalama çalışma saatinde, 45,6 saat ile OECD ülkeleri içinde Kolombiya'dan sonra ikinciyiz sayenizde. OECD ortalaması 37.

Türk işçilerimizin gelirini düşüren, işsizliği artıran önemli bir faktör var; kayıt dışı istihdam. Biliyorsunuz ki ülkemizde yaklaşık 4 milyon Suriyeli sığınmacı var. Göç İdaresi verilerine göre ülkemizde sığınmacıların 2,1 milyondan fazlası çalışma yaşında. Büyük çoğunluğu maliyetleri düşürücü etkisi sebebiyle kayıt dışı çalıştırılıyor. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yayımlanan “Türk İşgücü Piyasasında Suriyeli Mülteciler” raporuna göre; Suriyelilerin %97’si kayıt dışı çalışıyor. 

Dünya Bankası tarafından yayımlanan “Suriyeli Mültecilerin Türkiye İşgücü Piyasasına Etkisi” raporuna göre, ülkeye giriş yapan 10 mülteciye karşılık enformel sektörde istihdam edilen 6 Türk işçi işsiz kalmakta. Buna karşılık enformel sektörün dışında kalan Türk işçilerin formal sektöre geçişi ve maliyet düşüşünün işleri büyütücü etkisiyle birlikte her 10 mülteci başına formel sektörde 3 yeni Türk işçi istihdam ediliyor. Raporda mültecilerin iş gücü piyasası üzerine net etkisinin negatif olduğu, toplamda ise her 10 mülteci başına 2 Türk işçinin işini kaybettiği ifadelerine yer verilmiş.

Sayın Bakan, bu veriler ışığında ülkemizin işgücü piyasasını böylesine olumsuz etkileyen kayıt dışı istihdama karşı gerekli önlem ve tedbirleri almadığınızı görüyoruz.

 Ayrıca Sayın Bakan, asgari ücretle ilgili bir açıklamanızda “enflasyonun emekçiler üzerindeki tahribatını ortadan kaldıracağız” demiştiniz. Demek oluyor ki, siz de çalışanların bu kadar ağır şartlar altında çalışmalarına rağmen artan enflasyon ve Türk Lirasının değer kaybetmesi ile alım gücünün eridiğinin farkındasınız. O zaman çalışanlarımız üzerindeki bu tahribatı, her yıl artan vergi yükünü azaltmaya giderek ortadan kaldırmaya başlayabiliriz mesela.

Vergi uzmanlarının hesaplamalarına göre 2022 yılında 300 milyar TL gelir vergisi tahsilatının olacağı öngörülüyor. 2023 bütçesine bakıldığında, gelir vergisi 503 milyar TL, yani geçen yıla oranla yüzde 68’lik bir artış bekleniyor.

2023 yılında vatandaş 512 milyar TL Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ödeyecek. 2023 yılında her 100 liralık verginin 56 lirası ÖTV ve KDV’den.

Milyonlarca ücretli devletin kasasını doldurmak için gece gündüz çalışmasına rağmen 2023’te beklenen bütçe açığı ise 660 milyar lira. İşçi ve işveren konfederasyonları vergi dilimlerinin yeniden düzenlenmesi için aylardır size, iktidarınıza  sesleniyor Sayın Bakan ama cevap vermiyorsunuz.

Vergi diliminde 5 puanlık indirim yapmanın devlete maliyeti 40 milyar lira. Holdinglerin vergileri bir gece yarısı sıfırlanırken; işçinin, memurun, tüm çalışanların sırtındaki vergi yükü de pekâlâ azaltılabilir.

Son olarak sayıları 562 bin 712’yi bulan Belediye Şirket İşçilerinden bahsetmek istiyorum. Belediyelerdeki Kadrolu İşçiler ile aynı işi yapmalarına ve daha fazla çalışmalarına rağmen düşük ücret alıyorlar ve güvenli çalışma, ilave tediye, zorunlu emeklilik gibi birçok sosyal haktan mahrum bırakılıyorlar. Bir sms ile işten çıkarılabiliyorlar. Senelerdir çalışıp, verilen emeğin çalınmasını istemiyorlar. Bu sebeple Belediye Şirket İşçileri Norm kadro ile istihdam edilmek istiyorlar. Belediyelerin zabıta ve itfaiye biriminde çalıştırılan şirket işçileri ise 657 sayılı Devlet Memuru Kanununa göre istihdam edilmeyi talep ediyorlar. Haklı taleplerinin bir an önce yerine getirilmesini temenni ediyorum.