ITSO’dan Deprem Çalıştayı
Isparta Ticaret ve Sanayi Odası (ITSO) ev sahipliğinde gerçekleştirilen Deprem Çalıştayı’nda ülkemizde meydana gelen depremler, afet bölgesinde yapılan çalışmalar ve Isparta’da neler yapılması gerektiği ele alındı. ITSO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Çelik, amaçlarının Isparta için bir yol haritası belirlemek olduğunu ifade etti.
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve birçok ilimizi etkileyen büyük depremin ardından Isparta Ticaret ve Sanayi Odası ev sahipliğinde Deprem Çalıştayı gerçekleştirildi. Çalıştaya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Isparta Belediyesi, Ticaret ve Sanayi Odası Gayrimenkul, Finans ve Sigorta Faaliyetleri (1. Komite), İnşaat Faaliyetleri (4. Komite), Mühendislik Faaliyetleri (13. Komite) üyeleri, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Şehir Plancıları Odası, Süleyman Demirel Üniversitesi Öğretim Görevlileri ve sektör temsilcileri katıldı.
Açılış konuşmasını yapan ITSO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Çelik, Isparta için bir yol haritası belirlemek istediklerini söyleyerek, “Maalesef ülkemizde büyük bir afet yaşadık. Bizlerin bu afetten büyük bir ders alması gerektiği inancıyla yaşadığımız şehrimizde neler yapmamız gerekiyor, bundan sonra Isparta’nın stratejisi ne olmalıdır? Bir yol haritası belirlemek üzere bir araya geldik. Öncelikle depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, geride kalanlara da başsağlığı diliyoruz. Birkaç gün bölgeyi inceleme fırsatı bulduk. Yüzyılın afeti, çok üzücü bir durum. Büyük bir bölgeyi kapsadığı için etkisi de çok büyük oldu. İncelediğimiz yerde çok büyük yıkımlar gördük, hataları gördük, inceledik. Belki de bu depremde sevindiğimiz tek şey Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milleti el ele olmasıydı. Ülkemizin neresinde olursa olsun herkes mağdur olan vatandaşlarımıza sahip çıktı, yardım gönderdi. Valiliklerimizle koordineli çalışan kurumlarımız, AFAD ve Milli Eğitim Müdürlüğü güzel çalışmalar yaptı. Tüm bu çalışmaları yerinde gördük. Oda olarak istedik ki, afet bölgesiyle ilgili konuları tartışayım, hatalar zincirini aramızda konuşalım ve Isparta için neler yapılmalı? Bunları masaya yatıralım istedik. Buradaki herkesin görüşü bizim için çok önemli. Yapılması gereken çalışmalar hususunda da bir an evvel aksiyon almamız gerekiyor.” dedi.
YALÇINKAYA: ISPARTA
DEPREM ÜRETEN DEĞİL,
DEPREMDEN ETKİLENEN BİR İL
Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Sami Yalçınkaya ise ilimizin deprem üreten değil, depremden etkilenen bir olduğunu belirterek Burdur fay hattına dikkat çekti. Yalçınkaya, “Türkiye’nin her yerinde 3-4 şiddetinde deprem olabilir. Isparta’nın en büyük etkileneceği ye Burdur fayı. Burası 7.2’ye kadar deprem üretebiliyor. 50 yıl önce bunu yaşadık. Isparta olarak buradan etkileneceğiz. Bir benzerini Dinar depreminde yaşamıştık. 6 şiddetinde bir deprem olmuş ve ilimizdeki binalar kayık gibi yerinden oynamıştı. Etkileşimi çok büyüktü.” diye konuştu.
KISTIR: DEPREMLE YAŞAMAYI ÖĞRENECEĞİZ
Şehir Plancıları Odası İl Temsilcisi Rafet Kıstır da şehir plancılarına büyük görevler düştüğünü ifade ederek, “Öncelikle yapılaşmaya gidilecek alanların analizleri sağlıklı bir şekilde yapılmalıdır. Bu işin temelinde şehir plancıları var. Planlanacak alanlarda elek analizi gibi başka varsayımlarla imar planı hazırlanır. Bu planın onayından sonra sıra mimar arkadaşlarımıza gelir. Tüm bu aşamalardan sonra işini iyi yapan müteahhidin yapısı ayakta kalır. Ancak bizim her şeyden önce depremle yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Doğaya kafa tutmamayı öğrenmeliyiz. Doğa konuşuyor, biz dinliyoruz.” şeklinde konuştu.
ATASEVEN: ISPARTA’DA 2000 YILI ÖNCESİNİ ELE ALMALIYIZ
Çalıştayda konuşan Isparta Mimarlar Odası Başkanı Caner Ataseven ise ilimizde yapılması gereken çalışmalara yönelik şunları söyledi; “Bu deprem ülkemizin en büyük beka sorununun deprem olduğunu gösterdi. Yıllardır bağırıyoruz ama yaşayarak öğrenmek keşke nasip olmasaydı. Umarım bu son olur ve bir ders alırız. Çünkü öncekilerde almadık. 1999 depreminde bize 24 yıl verildi. Her yıl ülkemizin yapı stoğunun yüzde 5’ini dönüştürmüş olsaydık bugün tüm yapılarımız depreme dayanıklıydı ve deprem esnasında yatağımızdan bile kalkmıyor olacaktık. Isparta adına konuşacak olursak; durumu ikiye ayırmak istiyorum. 2000 yılından sonraki yapılarda gerekli denetimler gerçekleştirildiği için bu yapılara çok eğilmemek gerektiğini düşünüyorum. Çünkü vaktimiz yok. Bizim önceliğimiz 2000 yılı öncesindeki yapılan olmalı. Bir seferberlik başlatmalıyız çünkü çoğu depreme dayanıksız. Bir diğer konumuz ise kentsel dönüşüm. Isparta’da 11 yılda 1200 bina dönüştürdük. Biz bu hızla gidersek bu işin içinden çıkamayız. Kentsel dönüşüm güzel çıkmıştı ancak hayatın akışına paralel teşviklerde iyileştirme yapılmadı. Teşvikler olmadan da halk kentsel dönüşüme adım atmadı. Hayati konular halkın inisiyatifine bırakılmamalıdır.
BİNALARDA VİZE SİSTEMİ OLMALI
Bir başka önerimiz de asansörleri her yıl denetliyoruz. Asansör sağlam olsa ne olur bina çürükse. Her 5 yılda bir binalarda vize sistemi olmalı. Kolan mı kesilmiş., kaçak yapılaşma mı var? 5 yılda bir yapılacak olan denetimlerde ortaya çıkacaktır. Bu sadece bir öneri, umarım ciddiye alınır. Ayrıca deprem ülkesi Türkiye’de deprem sertifikası olmadan tapuda satış yapılmamalı. Mutlaka ama mutlaka depreme dayanıklılık sertifikası öncelikli olarak baz alınmalı. Çürük binalar elden ele dolaşmamalı.”
KORKMAZ: ISPARTA’NIN YAPI ENVANTERİ ÇIKARTILMALI
İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Şeref Korkmaz da Isparta’da yerel yönetimlere büyük görevler düştüğünü belirterek, “İlimizde kentsel dönüşümü hızlandırmak adına yapı envanterini çıkarmamız gerekiyor. Bu konuda yerel yönetimlere büyük görevler düşüyor. Hangi mahallelerde çalışma yapılmalı, gerek odalar olarak nasıl katkılar sağlarız bunları konuşmalıyız. Isparta’da hazır beton 90’lı yılların sonuna doğru başladı. 1998 yılında deprem yönetmeliği çıktı. 1999 yılında deprem yaşadık. 2007 yılında deprem yönetmeliği değişti. 2011 yılında yapı denetim uygulaması, 2012 yılında da kentsel dönüşüm uygulaması çıktı. 2018 yılında yine deprem yönetmeliğinde değişiklik oldu. Mevcut deprem yönetmeliğine baktığımız zaman yapılarda sıkıntı olmayacağı inancındayız. Ama Isparta’da zemine güvenemiyoruz. Bundan dolayı büyük sıkıntılar yaşayacağımızı düşünüyorum.” ifadelerine yer verdi.
Konuşmaların ardından karşılıklı görüş alışverişinde bulunuldu. Haber merkezi