Pınar Kahraman: Vücudun Askerleri Dişlerdir
Isparta’da tanınan diş hekimlerinden Pınar Kahraman, kliniğinin kapılarını Demokrat Gazetesi’ne açtı. Ağız ve diş sağlığı ile ilgili sorularımızı cevaplayan Kahraman, genel sağlık prensiplerinin başında yeterli eğitim olması gerektiğini belirtti.
Kahraman “Eğitimli toplumlarda özellikle ağız diş sağlığı ile ilgili seviyenin daha yüksek olduğunu görüyoruz. Bizim toplumuzda ise genel sağlık prensiplerinin içinde yer alan ağız ve diş sağlığı konuları geri planda kalabiliyor. Buna en büyük etken maddi yetersizlikler ve yeterli eğitimin verilmemesidir.
Fakat ne olursa olsun müthiş bir sistemle dizayn edilmiş dişlerimizi imkan ve şartlarımızı zorlayıp bakım ve temizliğinden mahrum bırakmamalıyız. Çünkü yeteri kadar temizliğine dikkat edilmeyen dişler ,bir süre sonra diş lekelenmelerine, ağrılı çürüklere, apselere , kötü nefes kokusuna ve özgüven eksikliğine sebep olabilir.
Ayrıca sindirim sisteminin başlangıcı ağız olduğundan dolayı ağız ve diş sağlığı düşünülenden çok daha fazla önem arz eden bir konudur. Besinlerin parçalanması ile mideye gönderilmesi işlemini dişler yaptığından dişlerin eksik, sağlıksız, hastalıklı ya da çürük olması sindirim durumunu sekteye uğratmaktadır.
Dolayısıyla günlük rutinlerimizin içine diş fırçalamayı da eklememiz bizlere mühim bir alışkanlığı kazandıracaktır. Günde 3 defa fırçalayamıyorum, unutuyorum diyen bireyler en az iki kez, 2’ kere de fırçalamayanlar var ise gece yatmadan önce bir kez mutlaka dişlerini temizleyip uyumalı. Diş fırçalama işlemlerini ise ne çok sert nede çok yumuşak diş fırçaları ile yapmamalıyız. orta sertlikte ve yumuşaklıkta olan diş fırçaları ideal bir diş temizliği için yeterli olacaktır.
Çünkü yediğimiz yiyecekler bizim göremeyeceğimiz kadar küçük parçalara ayrılıp dişlerin arasında kalabiliyor. Çok yumuşak diş fırçaları, fırçalama işlemi esnasında bütün kalıntıları temizleyemeyebilir. Eğer yeterli temizlik yapılmaz ise çürüme meydana gelebilir, diş kaybına kadar yol açabilir. Bir dişi kaybetmekte o kadar vahim bir durumdur ki.
Biz hekimler dahi ne yaparsak yapalım kendi dişlerimizin kalitesinde yeni bir diş koyamıyoruz. Dişlerimiz o kadar güzel bir sistemle dizayn edilmiş ki yeri geldiğinde esniyor, beyine sert bir cisim geldiğinde beyine sinyaller gönderiyor. Doğal olarak böylesine güzel bir sistemi protez dişlerle yenilemekte mümkün olmuyor. Bir diş hekimi olarak hastalarıma, çevreme bu bilinçleri aşılamaya çalışıyorum.
Gerçekten vücudumuzun askerleri varsa onlarda doğal dişlerimizdir. Bu yüzden diş kaybı yaşamadan, geriye dönülmesi mümkün olmayan diş hasarlarına yol açmadan ağız ve diş sağlığımızın kıymetini bilmeli onları mümkünse inci gibi saklamalıyız, bakımlarını eksiksiz yapmalıyız.
Mevcut diş taşları var ise onları biran önce hekime başvurup temizletmeliyiz, geç kalınmış diş taşlarının temizliğinin ardından sallantılara ve diş etlerinin geri çekilmelerine şahit olabiliyoruz. Bu diş taşları temizlendiği için ortaya çıkan bir durum değil aksine geç kalınmış diş taşlarının bize bıraktığı hasarlar olarak bilmeliyiz” dedi.
DEMOKRAT GAZETESİ