petshop
xslot giriş trbet giriş tarafbet giriş orisbet giriş betturkey giriş betpublic giriş bahiscom giriş betebet giriş betlike giriş mariobet giriş betist giriş 1xbet giriş trendbet giriş istanbulbahis giriş zbahis giriş royalbet giriş betwild giriş alobet giriş aspercasino giriş trwin giriş betonred giriş bizbet giriş
bahis siteleri casino siteleri

Kaşıkla Verdi, Kepçeyle Alıyor

ISPARTA 10.07.2023 - 12:51, Güncelleme: 10.07.2023 - 12:51
 

Kaşıkla Verdi, Kepçeyle Alıyor

CHP Isparta İl Başkanı Tansel Dilaver, vergi zamlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Saray seçim öncesinde ve hemen seçimden sonra kaşıkla dağıttığını, seçimden sonra vatandaştan vergiyle, zamla, adeta kepçeyle geri alıyor” dedi. Dilaver, hükümetin ekonomi politikalarını sert ifadelerle eleştirdi.
CHP İl Başkanı Tansel Dilaver, Cumhurbaşkanı kararıyla, harçlara ve vergilere yapılan zamları eleştirerek, “Bir ev, bir araba almak hayal oldu diyorduk. Ama bu vergi ve harçlardan sonra artık bir akıllı telefon almak da hayal oldu. İnsaf, bu nedir! Bu nasıl zam yapmaktır? Bu nasıl vergileri arttırmaktır? Bu nasıl bir zulümdür?” diye konuştu. Hükümetin dışarıdan gereken parayı bulma ümitleri söndükçe gözlerini vatandaşın cüzdanına diktiğini belirten Dilaver, “Saray seçim öncesinde ve hemen seçimden sonra kaşıkla dağıttığını, seçimden sonra vatandaştan vergiyle, zamla, adeta kepçeyle geri alıyor. Bu kadar zam yapmasına izin verilseydi, Nebati Bakan da bu ekonomiyi gayet rahat yönetirdi” dedi. Seçimden önce verilen emekli aylığında kademeli artış sözlerine rağmen, getirilen torba yasada emeklinin adının bile geçmediği belirten Başkan Dilaver, “Yuvarlak lafları bırakın. Yasa Meclis’te, komisyonda görüşülürken emeklilerimize yaptığınız haksızlığı telafi edin. Torba yasa Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülürken, emeklilerimize hak ettikleri zammı hep beraber ekleyelim” önerisinde bulundu. BAĞIŞLAR NEREDE KULLANILDI? CHP İl Başkanı Dilaver, “Depremin hemen ardından, bir bağış kampanyası başlatıldı. Bağışçılarda ağırlıkla kamu kuruluşlarıydı. Kampanyada 115 milyar liralık bağış taahhüt edildi. Bunun 84 milyar liralık kısmı hesaba yatırılmış. Ama taahhüt ettikleri bağışları yatırmayanlar var. Bunların kimler olduğunun kamuoyuna açıklanmasını bekliyoruz. Biz, sık sık “Bağışların nerede, nasıl kullanıldığını araştıralım” diyoruz. Bunun için önergelerde veriyoruz. Ama Meclis’te reddediyorlar. Oysa bu ülke, önceki hükümetler döneminde de depremler yaşadı. Ama o hükümetler, tüyü bitmedik depremzedenin, yetimin hakkı olan bu paraların üzerine titredi, kuruşuna kadar nereye harcandığını takip etti, raporladı ve kamuoyuna açıkladı. Acilen benzer bir takip sisteminin kurulmasını, kamuoyuna bilgi verilmesini, sonuçların TBMM’de denetlenmesini bekliyoruz” dedi. DEPREM ŞUBAT’TA VERGİSİ SEÇİMDEN SONRA Depremin üzerinden geçen zamana rağmen, hükümetin vergi artışı ve zamlar için seçimin bitmesini beklediğini hatırlatan Dilaver, “Şimdi deprem gerekçesiyle, vatandaşlarımızın sırtına yeni vergiler yüklemeye hazırlanıyorlar. Bunları bir torba yasanın içine koymuşlar, gerekçesine de deprem demişler TBMM’ye getirdiler. Burada her şeyden önce çok büyük bir samimiyetsizlik var. Deprem 6 Şubat’ta oldu. Bunlar yasayı Temmuz ayında getiriyorlar. Yetmez bir de aynı torbaya, memur maaşı düzenlemelerini de koyuyorlar ki çabuk geçsin. Seçim nedeniyle harcama musluklarını sonuna kadar açtılar. Daha önce, “Seçim kaybedeceğimi bilsem dahi yapmam” dedikleri ne varsa bir bir yaptılar. Hazine’nin ve Merkez Bankası’nın kasalarını tamtakır ettiler. Şimdi depremin, depremzedenin arkasına sığınıp, milletin gırtlağına çökmeye kalkıyorlar. Buna kimse inanmaz, bunun samimiyetine kimseyi inandıramazlar” diye konuştu. HESABI VERİLMEYEN DEPREM VERGİSİNİN FATURASI 1999 depreminin yaralarını sarmak için geçici Özel İletişim Vergisi’nin daha sonra kalıcı hale geldiğini de hatırlatan Dilaver, “1999 Depreminden sonra depremin yaralarını sarmak için, geçici bir Özel İletişim Vergisi çıkarılmıştı. Bunlar daha sonra bu vergiyi kalıcı hale getirdiler. Erdoğan hükümetleri döneminde, toplanan deprem vergisi 36 milyar 743 milyon dolara ulaştı. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu paranın nereye harcandığını hep sorduk. Bir zamanlar Maliye Bakanlığı yapan şimdiki Hazine ve Maliye Bakanı bu soruya “Duble yollara, demir yollarına” harcandı diye yanıtladı. Erdoğan bir adım daha ileri gitti, “Harcanması gereken yere harcadık. Bundan sonra da bu tür şeylerin hesabını vermeye zamanımız yok” dedi. Hükümetin “hesabını vermediği” bu vergileri, şehirleri depreme hazırlamak için kullanmamasının milletimize bedeli çok ağır oldu. Bunu son depremde maalesef çok ağır bir şekilde ödedik” dedi. BİR DEFALIK BU VERGİ DE KALICI HALE GELİR Değerlendirmelerinde “Hovarda hükümet” tabirini kullanan Dilaver, “Getirdikleri torba yasalaşırsa, bu yıl aldıkları Motorlu Taşıtla Vergisi’ni bir daha alacaklar. Buna da “bir defalık” bunu yapacağız diyorlar. Ben vatandaşlarımıza söylüyorum, hazır olsunlar. Bu hovarda hükümet, bunu da kalıcı hale getirir. Bir de Cumhurbaşkanına, ÖTV’yi olağanüstü artırma yetkisi getiriyorlar. Bütün bu yapılanların hepsi Anayasa ve ilgili yasalara aykırı” şeklinde konuştu. EV-ARABA HAYALDİ, ARTIK BİR TELEFON ALMAK DA HAYAL İğneden ipliğe her şeyin fiyatının artacağını kaydeden Dilaver, “Cumhurbaşkanı kararıyla, harçlara ve KDV oranlarına yılın ikinci yarısında insafsız zamlar, artışlar geldi. KDV oranları arttırıldı, ÖTV’nin 6 ayda bir arttırılması otomatiğe bağlandı. Bu artışlar, iğneden ipliğe her şeyin fiyatını artırır. Biz artık bu ülkede “Bir ev, bir araba almak hayal oldu” diyorduk. Ama bu vergi ve harçlardan sonra artık bir akıllı telefon almak da hayal oldu. Bu yapılan, gidişin gidiş olmadığını, Sarayın hatalarının faturasının yine düşük ve sabit gelirlilere çıkacağını, gelir adaletsizliği ve yoksulluğun daha da artacağını bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor. İnsaf, bu nedir! Bu nasıl zam yapmaktır? Bu nasıl vergileri arttırmaktır? Bu nasıl bir zulümdür?” diye tepki gösterdi. KAŞIKLA VERDİ, KEPÇEYLE ALIYOR Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı insafsızlıkla suçlayan Dilaver, “Öyle görünüyor ki, Erdoğan hükümetinde artık insaf diye bir şey kalmamış. Yine bu zamlar gösteriyor ki Saray’ın dışarıdan gereken parayı bulma ümitleri söndükçe gözlerini vatandaşın cüzdanına dikiyorlar. Saray seçim öncesinde ve hemen seçimden sonra kaşıkla dağıttığını, seçimden sonra vatandaştan vergiyle, zamla, adeta kepçeyle geri alıyor. Ben buradan söyleyeyim. Bu kadar zam yapmasına izin verilseydi, Nebati Bakan da bu ekonomiyi gayet rahat yönetirdi” dedi.    
CHP Isparta İl Başkanı Tansel Dilaver, vergi zamlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Saray seçim öncesinde ve hemen seçimden sonra kaşıkla dağıttığını, seçimden sonra vatandaştan vergiyle, zamla, adeta kepçeyle geri alıyor” dedi. Dilaver, hükümetin ekonomi politikalarını sert ifadelerle eleştirdi.

CHP İl Başkanı Tansel Dilaver, Cumhurbaşkanı kararıyla, harçlara ve vergilere yapılan zamları eleştirerek, “Bir ev, bir araba almak hayal oldu diyorduk. Ama bu vergi ve harçlardan sonra artık bir akıllı telefon almak da hayal oldu. İnsaf, bu nedir! Bu nasıl zam yapmaktır? Bu nasıl vergileri arttırmaktır? Bu nasıl bir zulümdür?” diye konuştu.

Hükümetin dışarıdan gereken parayı bulma ümitleri söndükçe gözlerini vatandaşın cüzdanına diktiğini belirten Dilaver, “Saray seçim öncesinde ve hemen seçimden sonra kaşıkla dağıttığını, seçimden sonra vatandaştan vergiyle, zamla, adeta kepçeyle geri alıyor. Bu kadar zam yapmasına izin verilseydi, Nebati Bakan da bu ekonomiyi gayet rahat yönetirdi” dedi.

Seçimden önce verilen emekli aylığında kademeli artış sözlerine rağmen, getirilen torba yasada emeklinin adının bile geçmediği belirten Başkan Dilaver, “Yuvarlak lafları bırakın. Yasa Meclis’te, komisyonda görüşülürken emeklilerimize yaptığınız haksızlığı telafi edin. Torba yasa Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülürken, emeklilerimize hak ettikleri zammı hep beraber ekleyelim” önerisinde bulundu.

BAĞIŞLAR NEREDE

KULLANILDI?

CHP İl Başkanı Dilaver, “Depremin hemen ardından, bir bağış kampanyası başlatıldı. Bağışçılarda ağırlıkla kamu kuruluşlarıydı. Kampanyada 115 milyar liralık bağış taahhüt edildi. Bunun 84 milyar liralık kısmı hesaba yatırılmış. Ama taahhüt ettikleri bağışları yatırmayanlar var. Bunların kimler olduğunun kamuoyuna açıklanmasını bekliyoruz. Biz, sık sık “Bağışların nerede, nasıl kullanıldığını araştıralım” diyoruz. Bunun için önergelerde veriyoruz. Ama Meclis’te reddediyorlar. Oysa bu ülke, önceki hükümetler döneminde de depremler yaşadı. Ama o hükümetler, tüyü bitmedik depremzedenin, yetimin hakkı olan bu paraların üzerine titredi, kuruşuna kadar nereye harcandığını takip etti, raporladı ve kamuoyuna açıkladı. Acilen benzer bir takip sisteminin kurulmasını, kamuoyuna bilgi verilmesini, sonuçların TBMM’de denetlenmesini bekliyoruz” dedi.

DEPREM ŞUBAT’TA VERGİSİ

SEÇİMDEN SONRA

Depremin üzerinden geçen zamana rağmen, hükümetin vergi artışı ve zamlar için seçimin bitmesini beklediğini hatırlatan Dilaver, “Şimdi deprem gerekçesiyle, vatandaşlarımızın sırtına yeni vergiler yüklemeye hazırlanıyorlar. Bunları bir torba yasanın içine koymuşlar, gerekçesine de deprem demişler TBMM’ye getirdiler. Burada her şeyden önce çok büyük bir samimiyetsizlik var. Deprem 6 Şubat’ta oldu. Bunlar yasayı Temmuz ayında getiriyorlar. Yetmez bir de aynı torbaya, memur maaşı düzenlemelerini de koyuyorlar ki çabuk geçsin. Seçim nedeniyle harcama musluklarını sonuna kadar açtılar. Daha önce, “Seçim kaybedeceğimi bilsem dahi yapmam” dedikleri ne varsa bir bir yaptılar. Hazine’nin ve Merkez Bankası’nın kasalarını tamtakır ettiler. Şimdi depremin, depremzedenin arkasına sığınıp, milletin gırtlağına çökmeye kalkıyorlar. Buna kimse inanmaz, bunun samimiyetine kimseyi inandıramazlar” diye konuştu.

HESABI VERİLMEYEN DEPREM VERGİSİNİN FATURASI

1999 depreminin yaralarını sarmak için geçici Özel İletişim Vergisi’nin daha sonra kalıcı hale geldiğini de hatırlatan Dilaver, “1999 Depreminden sonra depremin yaralarını sarmak için, geçici bir Özel İletişim Vergisi çıkarılmıştı. Bunlar daha sonra bu vergiyi kalıcı hale getirdiler. Erdoğan hükümetleri döneminde, toplanan deprem vergisi 36 milyar 743 milyon dolara ulaştı. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu paranın nereye harcandığını hep sorduk. Bir zamanlar Maliye Bakanlığı yapan şimdiki Hazine ve Maliye Bakanı bu soruya “Duble yollara, demir yollarına” harcandı diye yanıtladı. Erdoğan bir adım daha ileri gitti, “Harcanması gereken yere harcadık. Bundan sonra da bu tür şeylerin hesabını vermeye zamanımız yok” dedi. Hükümetin “hesabını vermediği” bu vergileri, şehirleri depreme hazırlamak için kullanmamasının milletimize bedeli çok ağır oldu. Bunu son depremde maalesef çok ağır bir şekilde ödedik” dedi.

BİR DEFALIK BU VERGİ DE

KALICI HALE GELİR

Değerlendirmelerinde “Hovarda hükümet” tabirini kullanan Dilaver, “Getirdikleri torba yasalaşırsa, bu yıl aldıkları Motorlu Taşıtla Vergisi’ni bir daha alacaklar. Buna da “bir defalık” bunu yapacağız diyorlar. Ben vatandaşlarımıza söylüyorum, hazır olsunlar. Bu hovarda hükümet, bunu da kalıcı hale getirir. Bir de Cumhurbaşkanına, ÖTV’yi olağanüstü artırma yetkisi getiriyorlar. Bütün bu yapılanların hepsi Anayasa ve ilgili yasalara aykırı” şeklinde konuştu.

EV-ARABA HAYALDİ, ARTIK BİR TELEFON ALMAK DA HAYAL

İğneden ipliğe her şeyin fiyatının artacağını kaydeden Dilaver, “Cumhurbaşkanı kararıyla, harçlara ve KDV oranlarına yılın ikinci yarısında insafsız zamlar, artışlar geldi. KDV oranları arttırıldı, ÖTV’nin 6 ayda bir arttırılması otomatiğe bağlandı. Bu artışlar, iğneden ipliğe her şeyin fiyatını artırır. Biz artık bu ülkede “Bir ev, bir araba almak hayal oldu” diyorduk. Ama bu vergi ve harçlardan sonra artık bir akıllı telefon almak da hayal oldu. Bu yapılan, gidişin gidiş olmadığını, Sarayın hatalarının faturasının yine düşük ve sabit gelirlilere çıkacağını, gelir adaletsizliği ve yoksulluğun daha da artacağını bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor. İnsaf, bu nedir! Bu nasıl zam yapmaktır? Bu nasıl vergileri arttırmaktır? Bu nasıl bir zulümdür?” diye tepki gösterdi.

KAŞIKLA VERDİ,

KEPÇEYLE ALIYOR

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı insafsızlıkla suçlayan Dilaver, “Öyle görünüyor ki, Erdoğan hükümetinde artık insaf diye bir şey kalmamış. Yine bu zamlar gösteriyor ki Saray’ın dışarıdan gereken parayı bulma ümitleri söndükçe gözlerini vatandaşın cüzdanına dikiyorlar. Saray seçim öncesinde ve hemen seçimden sonra kaşıkla dağıttığını, seçimden sonra vatandaştan vergiyle, zamla, adeta kepçeyle geri alıyor. Ben buradan söyleyeyim. Bu kadar zam yapmasına izin verilseydi, Nebati Bakan da bu ekonomiyi gayet rahat yönetirdi” dedi.  

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve alem32.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.