petshop
xslot giriş trbet giriş tarafbet giriş orisbet giriş betturkey giriş betpublic giriş bahiscom giriş betebet giriş betlike giriş mariobet giriş betist giriş 1xbet giriş trendbet giriş istanbulbahis giriş zbahis giriş royalbet giriş betwild giriş alobet giriş aspercasino giriş trwin giriş betonred giriş bizbet giriş
bahis siteleri casino siteleri
istanbul escort istanbul escort bayan

Aylin Cesur’dan Demirel’e: Türkiye Sizi Özledi

ISPARTA 16.06.2024 - 19:33, Güncelleme: 16.06.2024 - 19:33
 

Aylin Cesur’dan Demirel’e: Türkiye Sizi Özledi

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in Doktoru, 27. Dönem Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur, Demirel’in ebediyete intikalinin 9. Yıldönümü dolayısıyla yayımladığı mesajında, “Sizi çok özledik. Türkiye kaybınızın ardından 9 yıldır sizi çok özledi.” dedi.
Cesur mesajında şu ifadelere yer verdi; “Cumhuriyetin 1. yıldönümünde ve hep çok önemsediğiniz Cumhuriyet haftasında doğdunuz. Türkiye Cumhuriyeti yeni, Türk milleti yoksul ve yorgundu siz doğduğunuzda. Ananızın çeşmeden su taşırken uzayan kollarına ve susuzluktan-kuraklıktan, hatta kum yağmurlarından yılan köylüye derman olmayı çocukken hedeflediniz. Türk analarının kolları uzamaktan, çocukları hayvanlarla aynı sudan içtiği sulardan hastalanmaktan kurtuldu. Güzel ülkemin sizinle suya kavuşan insanları sizi çok özledi!. Türkiye’nin her tarafına gidilip gelinebilmeliydi. Edirne, Hakkari’ye, Kars Datça’ya kavuştu donattığınız yollarla. O yollardan geçenler sizi çok özledi. Ülkenin tüm ovaları sulanmalıydı. Acı kurağın, zifiri karanlığın ıstırabından millet kurtulmalıydı. Türk insanına muhtaç olduğu su bulunmalıydı. Köyleri, kasabaları ışıklanmalı ve aydınlanmalıydı. Ovaları yeşille sarmalandı. Işıl ışıl aydınlandı hem evler, hem ümitsizliğin kararttığı mahsunkalpler.. O kalpler sizi çok özledi!. Tüm çocukları okuyabilmeliydi. Köylü önce içme suyuna, sonra yola, okula giderdi hasretini ve insanca yaşama. Türk köylüsü sizi çok özledi. Türkiye sanayileşmeliydi ve insanı daha iyiye kavuşmalıydı. Barajlara, elektrik santrallerine, fabrikalara,  yollara ve dev eserlere ihtiyaç vardı.  Eğitimden sağlığa, sanayileşmeden tarıma, sulamadan enerjiye, iletişimden ulaşıma, projelerle bezenmiş bir Türkiye idi hedefiniz. Bunu yapacak mühendise, girişimciye, mühendisi yetiştirecek üniversiteye muhtaçtı ülke. Üniversiteler Cumhuriyet’in en güzel eseri idi size göre ve kurduğunuz 100’ün üzerinde üniversite ile uzak diyarlarda bunun hayalini kuran gençler, çağdaş geleceğe ve öğrettiğiniz “hür üniversite” kavramı ile Türkiye, dünyanın 20 teknoloji üreten ülkesinden biri olma hedefine erişti. Gençlerimiz sizi özledi!. Şehirler, hava meydanlarına, denizler limanlara, gençler üniversiteye kavuştu sizinle. Çocuğuna aş götürecek ana-babalar yanıbaşına gelen demir-çelik, kağıt, gübre, tekstil, maden fabrikalarına, rafinerilere koştu. Türkiye girişimcisine, girişimcisi “Büyük Türkiye Davası”nda pay sahibi olma onuruna, dev eserlerle donanan Türkiye, sınırlarını aşarak, dünyaya hizmet kulvarına ulaştı. Asya Avrupa’yla hasret giderdi Boğaz köprüsü ile. Bolu dağı aşıldı, asırların umutsuzluğunu eriten Urfa tüneli ile, dağlar değil, çağlar delindi. Türk işçisi, emekçisi, memuru, girişimcisi, emeklisi sizi çok özledi!. Refahın, sadece altyapı hizmetleri ile değil, aynı zamanda refah getirdiğiniz insanların hür ve serbest olmasından geçtiğini savundunuz. 50 sene hür ve serbest demokrasi için savaştınız, “bırakın yürüsünler, aşınmaz yollar” dediniz, o yollarda yürüyenler anlamadı sizin özgürlüğü sunduğunuzu kendilerine ve bu sözlerle çıktılar karşınıza;  sadece gülümsediniz.  Hoşgörüyü bir ömür de alsa, öğrettiniz ona hasret yetişen nesillere..Hoşgörünüzü, gülümseyen yüzünüzü çok özledik!. Geçmişinde dünyaya hükmeden Türk insanı, artık uluslararası arenadaki Türkiye’nin, Avrupa’nın ve dünyanın insanı olmalıydı. Ülkemiz her alanda en iyi şekilde temsile, geleceğin temel taşı uluslararası anlaşmalara susamıştı, Türkiye Avrupa sofrasına oturdu, dünyanın 16 büyük ekonomisinden biri olma gururu herkesi sardı. Ogünleri yaşayanlar, bugünleri gördükçe sizi ve o günleri çok özledi. Halk, Çankaya Köşkünde sizinle beraber, devletle kucaklaştı, seçildiğiniz gün verdiğiniz sözünüzle artık ülkenin her köşesinin ve her kişisinin Cumhurbaşkanı vardı Büyük Atatürk’ün evinde. Bir ömür ve her an rehberiniz oldu cebinizdeki anayasa ve hukukun üstünlüğü dediniz her fırsatta.. Türkiye Hukuk Devleti idi artık. Hukuk devleti Türkiye’yi de sizi de çok arıyor ve çok özledi herkes. İğneden ipliğe her şeyi satın alan bir ülkeden, kendine bugün yetecek kadar altyapısı, inşa gücü ve sanayi tesisi ile eğitim kurumu olan bir ülke idi hedefiniz ve de “Büyük Türkiye” idi bir ömür adadığınız hayaliniz. Bir ömür; daha hür, daha demokrat, daha zengin, daha güçlü ve mamur bir Türkiye hedefine koştunuz ve ulaştınız. Sizin getirdiğiniz ve görevi bıraktığınız 2000 yılındaki refahı, huzuru milletimiz özledi, sizi çok özledi. Bugün bıraktığınız mirasınız ise Türk gençlerine, altını her fırsatta çizdiğiniz Büyük Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin bir çağdaşlık projesi olduğu bilinci ile bu yolda ümitsizliğe katılmadan ilerlemesiydi. Atatürk’ü seven milyonlar bir ömür ona sahiplik eden Demirel’i çok özledi. Yasaklı kaldınız, darbelerle mücadele ettiniz, darbeleri günü geldi engellediniz; vicdan pınarlarını acıtan haksızlıklara rağmen dimdik yürüdünüz yolunuza ve demokrasiye ve Cumhuriyet’e sadakat istediniz bir ömür. Demokrasi en büyük varlığımız, birlikte hareket etmek için en büyük sebebimiz. Demokrasi mücadelesine adadığınız ömrünüzde demokrasinin kahramanı oldunuz, demokrasi arayan herkes çok özledi sizi. Türkiye’nin Birlik ve beraberliğini, kardeşliğini her şeyin üstünde tuttunuz. Millet iradesinin üstünlüğünün, sosyal devletin, kalkınmışlığın, hürriyetin, adaletin, eşitliğin, herkesin özgürce ibadet edebilmesinin, din ve vicdan hürriyetinin, laik-demokratik Cumhuriyet’in savunucusu oldunuz. Farkına varanlar sizi çok ama çok özledi. Sayın Cumhurbaşkanım; Biz boynu bükük, biçare kaldık sizsiz. Ve sizi aradıkça özlüyor; özlemimiz arttıkça daha çok arıyoruz milletçe!. Biz sizsizliğe hala alışamadık. Bugün tek tesellimiz, her yanını, sizi ebediyyen yaşatacak eserlerinizle süslediğiniz güzel ülkemize ve bize bıraktığınız değerlerle, sizin hep istediğiniz gibi “ne iş yapıyorsak, onu en iyi şekilde yaparak, bu güzel ülkeye sizin yolunuzda hizmet edebilme şansımız” Bugün, size olan hasretimizin 9. yılında, sevenlerinizle Çalcatepe’de yine sizi anıyor ve sizsizliği birlikte size dua ederek, Yüce Allah’tan Rahmet dileyerek paylaşıyoruz!. Sayın Cumhurbaşkanım, Türkiye BABA’sını çok özledi. Babalar gününüz kutlu olsun! Biz sizi çok seviyoruz ve sevmeye de devam edeceğiz."
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in Doktoru, 27. Dönem Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur, Demirel’in ebediyete intikalinin 9. Yıldönümü dolayısıyla yayımladığı mesajında, “Sizi çok özledik. Türkiye kaybınızın ardından 9 yıldır sizi çok özledi.” dedi.

Cesur mesajında şu ifadelere yer verdi; “Cumhuriyetin 1. yıldönümünde ve hep çok önemsediğiniz Cumhuriyet haftasında doğdunuz.

Türkiye Cumhuriyeti yeni, Türk milleti yoksul ve yorgundu siz doğduğunuzda. Ananızın çeşmeden su taşırken uzayan kollarına ve susuzluktan-kuraklıktan, hatta kum yağmurlarından yılan köylüye derman olmayı çocukken hedeflediniz. Türk analarının kolları uzamaktan, çocukları hayvanlarla aynı sudan içtiği sulardan hastalanmaktan kurtuldu.

Güzel ülkemin sizinle suya kavuşan insanları sizi çok özledi!.

Türkiye’nin her tarafına gidilip gelinebilmeliydi. Edirne, Hakkari’ye, Kars Datça’ya kavuştu donattığınız yollarla. O yollardan geçenler sizi çok özledi.

Ülkenin tüm ovaları sulanmalıydı. Acı kurağın, zifiri karanlığın ıstırabından millet kurtulmalıydı. Türk insanına muhtaç olduğu su bulunmalıydı. Köyleri, kasabaları ışıklanmalı ve aydınlanmalıydı.

Ovaları yeşille sarmalandı. Işıl ışıl aydınlandı hem evler, hem ümitsizliğin kararttığı mahsunkalpler..

O kalpler sizi çok özledi!.

Tüm çocukları okuyabilmeliydi.

Köylü önce içme suyuna, sonra yola, okula giderdi hasretini ve insanca yaşama.

Türk köylüsü sizi çok özledi.

Türkiye sanayileşmeliydi ve insanı daha iyiye kavuşmalıydı. Barajlara, elektrik santrallerine, fabrikalara,  yollara ve dev eserlere ihtiyaç vardı.  Eğitimden sağlığa, sanayileşmeden tarıma, sulamadan enerjiye, iletişimden ulaşıma, projelerle bezenmiş bir Türkiye idi hedefiniz. Bunu yapacak mühendise, girişimciye, mühendisi yetiştirecek üniversiteye muhtaçtı ülke.

Üniversiteler Cumhuriyet’in en güzel eseri idi size göre ve kurduğunuz 100’ün üzerinde üniversite ile uzak diyarlarda bunun hayalini kuran gençler, çağdaş geleceğe ve öğrettiğiniz “hür üniversite” kavramı ile Türkiye, dünyanın 20 teknoloji üreten ülkesinden biri olma hedefine erişti. Gençlerimiz sizi özledi!.

Şehirler, hava meydanlarına, denizler limanlara, gençler üniversiteye kavuştu sizinle. Çocuğuna aş götürecek ana-babalar yanıbaşına gelen demir-çelik, kağıt, gübre, tekstil, maden fabrikalarına, rafinerilere koştu.

Türkiye girişimcisine, girişimcisi “Büyük Türkiye Davası”nda pay sahibi olma onuruna, dev eserlerle donanan Türkiye, sınırlarını aşarak, dünyaya hizmet kulvarına ulaştı. Asya Avrupa’yla hasret giderdi Boğaz köprüsü ile. Bolu dağı aşıldı, asırların umutsuzluğunu eriten Urfa tüneli ile, dağlar değil, çağlar delindi. Türk işçisi, emekçisi, memuru, girişimcisi, emeklisi sizi çok özledi!.

Refahın, sadece altyapı hizmetleri ile değil, aynı zamanda refah getirdiğiniz insanların hür ve serbest olmasından geçtiğini savundunuz. 50 sene hür ve serbest demokrasi için savaştınız, “bırakın yürüsünler, aşınmaz yollar” dediniz, o yollarda yürüyenler anlamadı sizin özgürlüğü sunduğunuzu kendilerine ve bu sözlerle çıktılar karşınıza;  sadece gülümsediniz.  Hoşgörüyü bir ömür de alsa, öğrettiniz ona hasret yetişen nesillere..Hoşgörünüzü, gülümseyen yüzünüzü çok özledik!.

Geçmişinde dünyaya hükmeden Türk insanı, artık uluslararası arenadaki Türkiye’nin, Avrupa’nın ve dünyanın insanı olmalıydı. Ülkemiz her alanda en iyi şekilde temsile, geleceğin temel taşı uluslararası anlaşmalara susamıştı, Türkiye Avrupa sofrasına oturdu, dünyanın 16 büyük ekonomisinden biri olma gururu herkesi sardı. Ogünleri yaşayanlar, bugünleri gördükçe sizi ve o günleri çok özledi.

Halk, Çankaya Köşkünde sizinle beraber, devletle kucaklaştı, seçildiğiniz gün verdiğiniz sözünüzle artık ülkenin her köşesinin ve her kişisinin Cumhurbaşkanı vardı Büyük Atatürk’ün evinde. Bir ömür ve her an rehberiniz oldu cebinizdeki anayasa ve hukukun üstünlüğü dediniz her fırsatta.. Türkiye Hukuk Devleti idi artık.

Hukuk devleti Türkiye’yi de sizi de çok arıyor ve çok özledi herkes.

İğneden ipliğe her şeyi satın alan bir ülkeden, kendine bugün yetecek kadar altyapısı, inşa gücü ve sanayi tesisi ile eğitim kurumu olan bir ülke idi hedefiniz ve de “Büyük Türkiye” idi bir ömür adadığınız hayaliniz. Bir ömür; daha hür, daha demokrat, daha zengin, daha güçlü ve mamur bir Türkiye hedefine koştunuz ve ulaştınız. Sizin getirdiğiniz ve görevi bıraktığınız 2000 yılındaki refahı, huzuru milletimiz özledi, sizi çok özledi.

Bugün bıraktığınız mirasınız ise Türk gençlerine, altını her fırsatta çizdiğiniz Büyük Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin bir çağdaşlık projesi olduğu bilinci ile bu yolda ümitsizliğe katılmadan ilerlemesiydi.

Atatürk’ü seven milyonlar bir ömür ona sahiplik eden Demirel’i çok özledi.

Yasaklı kaldınız, darbelerle mücadele ettiniz, darbeleri günü geldi engellediniz; vicdan pınarlarını acıtan haksızlıklara rağmen dimdik yürüdünüz yolunuza ve demokrasiye ve Cumhuriyet’e sadakat istediniz bir ömür. Demokrasi en büyük varlığımız, birlikte hareket etmek için en büyük sebebimiz. Demokrasi mücadelesine adadığınız ömrünüzde demokrasinin kahramanı oldunuz, demokrasi arayan herkes çok özledi sizi.

Türkiye’nin Birlik ve beraberliğini, kardeşliğini her şeyin üstünde tuttunuz. Millet iradesinin üstünlüğünün, sosyal devletin, kalkınmışlığın, hürriyetin, adaletin, eşitliğin, herkesin özgürce ibadet edebilmesinin, din ve vicdan hürriyetinin, laik-demokratik Cumhuriyet’in savunucusu oldunuz. Farkına varanlar sizi çok ama çok özledi.

Sayın Cumhurbaşkanım;

Biz boynu bükük, biçare kaldık sizsiz. Ve sizi aradıkça özlüyor; özlemimiz arttıkça daha çok arıyoruz milletçe!.

Biz sizsizliğe hala alışamadık.

Bugün tek tesellimiz, her yanını, sizi ebediyyen yaşatacak eserlerinizle süslediğiniz güzel ülkemize ve bize bıraktığınız değerlerle, sizin hep istediğiniz gibi “ne iş yapıyorsak, onu en iyi şekilde yaparak, bu güzel ülkeye sizin yolunuzda hizmet edebilme şansımız”

Bugün, size olan hasretimizin 9. yılında, sevenlerinizle Çalcatepe’de yine sizi anıyor ve sizsizliği birlikte size dua ederek, Yüce Allah’tan Rahmet dileyerek paylaşıyoruz!.

Sayın Cumhurbaşkanım, Türkiye BABA’sını çok özledi. Babalar gününüz kutlu olsun!

Biz sizi çok seviyoruz ve sevmeye de devam edeceğiz."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve alem32.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.