YÜZLERCE POMPAYLA GÖLÜN SUYUNU ALIYORLAR

Vahşi tarımsal sulama ve aşırı kirlilik nedeniyle can çekişen Eğirdir Gölü etrafındaki binlerce dönümlük tarım arazisinde kaçak sondajlardan su çıkmayınca, göl içinden yüzeysel sondajlarla su alımı yapılmaya başlandı. Bilim Danışmanı Dr. Erol Kesici, "Yer altı suları da tükendiğinden artık birçok bahçeye gölden direkt yüzeysel sondajla su alımı yapıldığını görüyoruz" dedi.

Isparta il merkezi, Eğirdir, Yalvaç, Senirkent, Gelendost, Atabey ilçeleri ve buralara bağlı belde ve köyler olmak üzere toplam 80 yerleşim merkezinin içme suyu ile tarımsal sulama suyunu karşılayan Eğirdir Gölü, bu yerleşim merkezlerinin kanalizasyon atıkları ve bahçelerin zirai ilaç atıkları ile kirletildi. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Bilim Danışmanı Dr. Erol Kesici, uzun yıllar boyunca bu sorunlara maruz kalan Eğirdir Gölü'nün artık ölüm döşeğinde olduğunu söyledi. 'GÖL DİBİ AĞIR METALLERLE DOLU' Kesici, "Müsilaj ve alg patlaması dediğimiz olaylarla artık göl zehrini dışarıya kusuyor. Göl dibi ağır metallerle dolu. Etrafına yapılan baraj ve göletlerle gölü besleyen nehirlerin engellenmesi, taş-mermer ocaklarının yer altı su kaynaklarına zararı ve yine 10 bini aşkın birçoğu kaçak sondaj gibi onlarca sorun nedeniyle can çekişen gölde yeni bir sorun daha ortaya çıktı. Bu sondajların yüzde 90'dan fazlasında saat yok. İki sondaj arasında da en az 500 metre mesafe olması gerekirken, 10 metre yakınlıkta sondajlar var. Binlerce dönümlük elma bahçeleri genellikle göl çevresinde olduğundan sondajlarla çekilen su aynı zamanda gölün yer altından beslenmesini engelliyor. 150-200 metrede bile suya ulaşılamıyor. Yasal olarak 35 metre derinlik ama artık bu derinlikte su çıkmıyor. 150-200 metrenin üzerinde derinliklere iniliyor. Yer altı suları da tükendiğinden artık birçok bahçeye gölden direkt yüzeysel sondajla su alımı yapıldığını görüyoruz. Göl içine konulmuş bu şekilde su alımı yapılan yüzlerce pompa ve bu pompalara bağlı su borularını görmek mümkün" diye konuştu. 'BU KADAR SU ALIMI NEREYE GİDECEK' Eğirdir Gölü'nün bu hale gelmesinin, ortalama su seviyesinin 16 metreden 3 metreye kadar düşmesinin nedenlerinden birinin gölden kontrolsüz, aşırı su alımı olduğunu kaydeden Dr. Kesici, "Yüzeysel sondajlarla su alışları var. Bir motor vasıtasıyla su çekilmekte. Gölün gidişatının ne kadar kötü olduğunu, kuruduğunu ve kontrolsüz sulamaların ne kadar tehlikeli olduğunu göldeki çekilmeyle yaşamaktayız. Bu kadar su alımı nereye kadar gidecek? Çok kısa mesafede beş-altı pompayla su çekimleri var. Ki bunlar, gölün sonunu getiriyor. Sadece burada değil, gölün birçok yerinde yüzlercesiyle karşılaşabilmekteyiz" dedi.